GÜRÜN

GÜRÜN

MÖ 2000’lerden beri yerleşme merkezi olan Gürün ilçesi, Hititler zamanında Tilgarimmu adıyla anılmaktadır. Hitit kalıntıları Gürün’ün o dönemlerde önemli bir merkez olduğunu göstermektedir. Asurluları uzun zaman uğraştırdıktan sonra, MÖ 713’te Asur egemenliğine girmiştir. Hidi adlı yerel bir kralın egemenliği, Perslerin gelmesiyle son bulmuştur. Gürün, MÖ 63 yılında bütün Anadolu ile birlikte Roma, daha sonra da Bizans hâkimiyetine girmiştir.
Malazgirt Savaşı’nın ardından Danişmend, İlhanlı ve Eretna egemenliklerini tanıyan yöre, 1408’de Çelebi Mehmed tarafından Osmanlılara katılmıştır. Şemseddin Sami’ye göre: “Gürün, Sivas Vilayeti Merkez sancağına bağlı bir kazadır. Dokumacılık küçük bir sanayi denecek kadar yaygındır. 4 nahiye ve 40 köyünde 21,000’i Müslüman, 27,000 kişi yaşar.”Gürün, 1830 yılında Subaşılık olmuş ve idari bakımdan Pınarbaşı’na (Kayseri) bağlanmıştır. 1845 yılında Bucak, 1869 yılında ise ilçe olarak tekrar Sivas’a bağlanmıştır.
Evliya Çelebi, Seyahatname’sinde Gürün’ü şöyle anlatır: “Afşin’den kuzeye doğru giderek Gürün kasabasına geldik. Gürün, Sivas eyaletinde, Engel toprağında, 150 akçelik nahiye kazasıdır. 1000 haneli olup, camisi, mescidi, hanı, hamamı, sultan çarşısı olan şirin bir kasabadır. Türkmen Ağası hükmündedir. Şehir içinden nehir akar.” Ali Cevad, 1869’da “42 okulunda 1,026 öğrenci okumaktadır” diyerek ilçenin o günkü okur yazarlık oranını vermektedir.
Gürün arkeolojik bakımlardan sürprizlerle doludur. Örneğin Tepecik’te bir köylünün ahırında son derece sağlam ve güzel bir mozaik, 2002 yılında Sivas Müzesi’nin kurtarma çalışmasıyla gün yüzüne çıktı.
Mozaik tabanın kenar süsünde simetrik baklava dilimleri ve her dilimin ortasında birer çiçek rozeti (4 yapraklı yonca) bulunmaktadır. Kenarlarda yer alan üçgenler içerisinde de karşılıklı olarak yarım yonca yaprağı bulunmaktadır. İçe doğru iki sıra siyah renkli taşlarla oluşturulmuş çizgi beyaz zemin üzerinde kenarları basamak şeklinde siyah renkli üçgenler, ikişer sıra; beyaz, kırmızı, gri ve siyah renkli taşlarla oluşturulan çizgiler kenar süsünü oluşturmaktadır. Ana panoda 12’şerli iki sıra sarmaşık yaprağının arasında kanatlı hayvan motifleri ve çiçek rozetleri yer almaktadır. En alt sırada hindi, onun üzerinde çavuş kuşu, daha sonra ördek ve en üst sırada keklik bulunmaktadır. Mozaik, Roma Devrinin sonuna tarihlenmektedir.
“Gürün” Adının Kaynağı
Hititler zamanındaki adı Tilgarimmu’dur. Asur kaynaklarında Tilgarimmu, Kapadokya belgelerinde Tegarama, Ermeni kaynaklarında Arabisios, yine Hitit kaynaklarında Gürinian, Kimmer ve İskit kayıtlarında Tehaorma olarak geçmektedir. Bizans Devrinde Sebasteia Theması’na bağlı Gaurania adıyla anılmıştır.

Yorum yaz

Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.